Yaşlılarda Kalça Kırığı

Kalça kırıkları özellikle ileri yaşlı hastalarda ciddi sonuçlar doğurabilir. Yaşlılarda kalça kırığı herhangi bir travma sonucu femur (uyluk) kemiğinin kırılması durumudur ve acil tıbbi müdahale gerektirebilir. Çoğu durumda zaten osteoporoz  (kemik erimesi) gibi nedenlerle kemik kalitesi düşmüş yaşlı hastaların kalça kemikleri, basit yaralanmalar sonrasında dahi kırılabilir. Genellikle yaşın getirdiği dezavantajlar nedeniyle tedavisi güçleşir.

Yaşlılarda Kalça Kırığı Belirtileri

Kalça kırığının en bariz belirtisi ağrıdır. Bununla beraber şişlik ve morarma da görülür. Çoğu durumda hastalar ayakta durmakta ve bacağa bası uygulamakta zorlanır. Dışarıdan bakıldığında kırık olan bacak daha kısa veya dışa dönmüş görünebilir.

Bazı durumlarda femur kırığı ilk incelemelerde yanlış değerlendirilebilir. Acil serviste veya klinikte yanlış değerlendirilmiş kalça kırığı, daha sonraki günlerde ağrının devam etmesi ve bacağa bası uygulanamıyor olması ile anlaşılabilir. Böyle bir durumda en yakın zamanda bir hekime görünmeli ve gerekli tedaviyi almak gerekir.

Yaşlılarda kalça kırığı belirtileri şunlar olabilir:

  • Kırılma sırasında şiddetli ağrı
  • Kırılma sonrası devam eden ağrı
  • Şişlik
  • Morluk, morarma
  • Bazı durumlarda kırılan bölgede kanama
  • Yaralı bacağın daha kısa veya dışarı doğru görünmesi

Çoğu durumda düşme sonrası kalça kırığı olan yaşlı hastalarda, akut ağrı oldukça belirgindir. Doktor, ameliyat öncesi dönemde ağrı kesiciler önerebilir.

Kalça kırığı neden olur

Kalça Eklem İçi Kırıklar (Femur Boyun Kırıkları)

Bu kırıklar uyluk kemiğinin kalça eklem içi yuvarlak topuz benzeri kısmında (femur baş ve boynu) olan kırıklardır. (Resim 4) Bu kırıklar yaşlılarda basit zorlamalar ya da basit bir düşme ile oluşur. Hasta yakınları “bu kadar basit bir burkulmayla kırık oluşmaz” diye düşünerek hastaneye başvuruda gecikebilirler. Bu kırık sonrasında hasta bacağının üzerine basıp yürüyemez hale gelir. Kalça eklem kılıfı (eklem kapsülü) kuvvetli bir yapıdır. Bu yapı (eklem kapsülü) kırık sonrası bacakta çok fazla kısalma olmasını engeller. Bacak biraz dışa döner. Kırık eklem içinde olduğu için (eklem kapsülü kanamayı sınırlar) çok fazla kırığa bağlı kanama olmaz.

Femur boyun kırıkları çoğunlukla kırık parçalarının birbirinde ayrıldığı (ayrık-deplase) kırıklardır. (Resim 6) Bu tip kırıklarda ileri yaştaki hastalarda kırık kaynatılması hedeflenmez ve hastayı hemen ayağa kaldırabilmek için protez yapmak gerekir. Protez kırılmış olan femur boynunun çıkarılması ve yerine metal bir implant (protez) konulmasıdır. Hastanın yaş ve aktivite durumuna göre tam ya da kısmi protez yapılabilir.

Femur boyun kırıklarında kısmi protez (hemiartroplasti – bipolar protez) daha çok 75 yaş ve üzeri, ek hastalığı fazla olan, sadece kısa mesafeler yürüyen ve destekle (koltuk değneği, yürüteç gibi) yürüyen hastalarda yapılır. Bu tip protezlemede hastanın leğen kemiği yuva kısmı (asetabulum) değiştirilmez. Protez hastanın kemiğine kemik çimentosu denilen bir dolgu maddesi ile (çimentolu protez) ya da protez kemiğe sıkıştırılarak (çimentosuz protez)  sabitlenir. Hasta ameliyatın yapıldığı gün yatak kenarına oturtulur ve ayağa kaldırılır. Ayağa kaldırma işlemi fizik tedavi uzmanı ve fizyoterapistler eşliğinde yapılır. Hedef hastanın en kısa sürede tam yükle basarak yürür hale getirilmesidir.

Femur boyun kırıklarında total protez, daha çok orta-ileri yaş (60-75 yaş arası) femur boyun kırıklarında, yaşı ileri olmasına rağmen dinç, aktif ve sağlık durumu iyi olan hastalarda uygulanır. Burada asetabulum denilen kalça yuva kısmı da protez ile değiştirilerek protezin daha uzun süre aşınmadan dayanabilmesi hedeflenir. Bu ameliyat kısmi protez cerrahisine göre biraz daha uzun sürmesi ve biraz daha kan kaybının fazla olabilmesi nedeniyle sağlık ve aktivite durumu daha iyi olan hastalarda yapılır. Total protezin de uyluk (femur) kemiği içine konulan parçası ve kalça yuvası (asetabulum) içine konan parçası çimentolu ya da çimentosuz yapılabilir. Hedef kısmi protezde olduğu gibi hastayı hemen ayağa kaldırmaktır. Fizyoterapi ile kalça çevresi kaslar da güçlendirilerek hastanın eski aktif hayatına döndürülmesi hedeflenir.

Yaşlı hastalarda femur boyun kırıkları daha az sıklıkla olmakla birlikte ayrılmamış şekilde olabilir. Bu durumda kırık Röntgen filmlerinde görülmeyebilir. Eğer bir yaşlıda düşme sonrası kasık içinde ağrısı varsa ve üzerine basmakta zorlanıyorsa bu durum mutlaka ciddiye alınmalıdır. İleri görüntüleme yöntemleri olan bilgisayarlı tomografi (BT-CT) ya da manyetik rezonans görüntüleme (MR) bu hastalarda uygulanmalıdır.

Kalça eklem dışı kırıklar (intertrokanterik – pertrokanterik – trokanterik kırıklar)

İntertrokanterik kırıklar kalça eklemi (eklem kapsülü) dışında olan kırıklardır. Bu kırıklarda genellikle parçalanma mevcuttur. Yaşlı hastalarda intertrokanterik kırıklar basit düşme veya basit ev içi kazalarla oluşur. Bu kırıklarda parçalanma daha fazla olması nedeniyle ve kırığın kaymasını engelleyen bir yapı olmadığı için kırık bacak dışa döner ve bacakta bariz kısalma olur. Hastanın ağrısı çok şiddetli olur ve hasta yerinden hareket ettirilemeyecek kadar ağrı çeker. İntertrokanterik kırıklarda parçalanma fazla olması nedeniyle ve kırık kanamasına engel olacak bir yapı (femur boyun kırıklarındaki eklem kapsülü gibi) olmadığından uyluk içine kanama fazla olur.

İntertrokanterik kırıklar femur boyun kırıkları gibi ACİL CERRAHİ TEDAVİ yapılması gereken kırıklardır. İntertrokanterik kırıklar hastanın yaşı ve kemik yapısı ne olursa olsun kaynayan kırıklardır. KAYNAMA SORUNU OLMAZ. Bu nedenle hastanın kendi kemiğinin kaynatılması hedeflenir ve kırık vida ve çivilerle tespit edildi.

İntertrokanterik kırıklarda çivi ameliyatı son 10-15 yılda kullanım sıklığı iyice artmış olan bir cerrahi yöntemdir. Kalça kırığı çivi ameliyatında kırık küçük kesilerden girilerek tespit edilir. Büyük kesiler yapılmadığı için ameliyat sırasında kanama fazla olmaz. Bu ameliyatın da hedefi hastanın ameliyatın yapıldığı gün yatak kenarına oturtulması ve hemen ayağa kaldırılmasıdır. Çiviler kemikte çok iyi ve sağlam bir tutunma elde edebildiği için hasta ameliyattan sonra TAM YÜK ile basıp yürüyebilir. Hastanın ağrısı olduğu için erken dönemde (yaklaşık 3-4 hafta) yürüteç (walker) ile yürümesi önerilir. Kırık kaynadıkça ağrı azalır ve hasta desteksiz ya da tek baston ile yürüyebilir.

İntertrokanterik kırıklarda kırık parçalarının çıkarılıp yerine metal protez konulması çok nadiren tercih edilen bir cerrahi yöntemdi. Femur intertrokanterik kırıkları çok başarılı bir şekilde kaynadığı için çivi ameliyatı her zaman birinci tercih olmalıdır. Bu kırıklarda protez ameliyatı (kırık parçaların çıkarılıp yerine metal protez konulması) tümöre bağlı kırıklarda ve çivi yapılıp çivide sorun olan az sayıda hastada uygulanır.

Yaşlılarda Kalça Kırığı Tedavisi

Kalça kırığı özellikle yaşlı hastalarda acil müdahale gerektirebilir. Kliniklere başvuruların büyük kısmı acil polikliniklerine yapılır. Doktor tedavinin ilk aşaması olan teşhis için hastayı muayene eder ve radyolojik görüntüleme isteyebilir.

Tedavide neredeyse her zaman cerrahi prosedürler tercih edilir. Femur kırıklarının ameliyatsız düzelmesi mümkün değildir.  Kırık kalça kemiği ameliyatı, kırığın şiddeti ve durumuna göre farklı teknikler kullanılarak yapılabilir.

Yaşlılarda Kalça Kırığı Ameliyatı

Yaşlılardaki kalça kırıklarının tedavisinde neredeyse her zaman cerrahi tedavi metodları (ameliyat) uygulanır. Bunun nedeni, femur kırıklarının ameliyatsız tedavi ile iyileşmesinin neredeyse imkansız olmasıdır.

Yaşlılarda kalça kırığı ameliyatı kırığın vidalar veya çivilerle sabitlenmesi ya da kırık parçaların çıkarılarak protez ameliyatı yapılması şeklindedir.  Kullanılan materyaller kırığın çeşidi ve şiddetine göre değişir.

Kalça kırığı ameliyatı yaşlılarda çoğu zaman spinal (belden iğne ile) anestezi kullanılarak yapılır. Spinal anestezi kişinin bel bölgesinden uygulanan ve bilincin tamamen kapanmasına engel olan bir anestezi şeklidir. Yaşlılarda anestezinin oluşturduğu riskler nedeniyle daha çok tercih edilir. Genç hastalarda ise neredeyse her zaman genel anestezi uygulanır.

Ameliyat sırasında belirli aralıklarla hastanın röntgeni alınır. Bu sayede kullanılacak vida veya plaka en yüksek doğruluk payı ile yerleştirilir. Bu, hastanın ameliyat sonrası komplikasyonlar yaşamasını engeller. Kalça kırıklarındaki ameliyat hataları hastanın sonraki dönemde ağrı gibi semptomlar göstermesine veya hastada kalıcı hasarlar oluşmasına neden olabilir.

Asetabulum, femur kemiğinin leğen kemiğine bağlandığı noktada bulunur ve leğen kemiğinin bir parçasıdır.Hastada Asetabulum kırığı varsa ameliyat her zamankinden daha farklı olabilir. Ameliyat normalden daha uzun sürebilir ve özel bir uzmanlık isteyebilir.

Yaşlılarda Femur Kırığı İyileşme Süreci

Özellikle yaşlı hastalarda kalça kemiği kırığı sonrası iyileşme süreci gençlere kıyasla daha zor olabilir. Hastalar, çoğu zaman yürümek ve tuvalete gitmek gibi gündelik işleri için yardıma ihtiyaç duyar.

Çoğu zaman ameliyat sonrası koltuk değneği veya yürüteç gibi yürümeye yardımcı olacak araçlar önerilir. Bu durum birkaç hafta sürebilir. Daha sonrasında kişi, doktor kontrolünde yürüme egzersizleri yapmaya başlayabilir.

Kırık kemik ameliyatları sonrası en çok endişe edilen durum özellikle yaşlı hastalarda, tekrar eden kırılmalardır. Bu nedenle yeni bir femur kemiği kırığına neden olabilecek herhangi bir etkene karşı son derece dikkatli olmak gerekir. Ameliyat sonrasında oluşabilecek yeni kırıkları önlemek için:

  • Hastada kemik erimesi varsa gerekli tedaviler yapılmalıdır.
  • Kansızlık, D-vitamini, kalsiyum eksiklikleri düzeltilmelidir.Ev ortamında çarpmaya neden olabilecek masa veya sehpa gibi ürünler kaldırılmalı
  • Merdiven inerken veya çıkarken dikkat edilmeli
  • Duş alırken kayma ve düşmeye sebep olabilecek durumlara karşı daha dikkatli olunması gerekir.

Kırık femur kemiği ameliyatı sonrası iyileşme ortalama 4 ila 6 ay arasında tamamlanır. Yaşlı hastalarda bu süre 1 yıla kadar uzayabilir. İyileşme sürecinin en sağlıklı şekilde atlatılması için doktorun tavsiyelerine kesin olarak uyulmalıdır.

Yaşlı kalça kırılması tedavisi

Yaşlılarda Kalça Kırığı Ameliyatının Riskleri

Kalça kemiği kırığı ameliyatı ileri yaş grubu hastalarda bazı önemli riskler taşımaktadır.

Genel anlamda ameliyat şu riskleri taşır:

  • Kan pıhtısı oluşumu
  • Hareket kabiliyetinde azalma
  • Avasküler nekroz
  • Kemiklerin yanlış kaynaması
  • Vidaların kırılması
  • Düzeltme ameliyatları

Kalça Kırığı Sonrası Emboli (Pıhtı Atma Hastalığı) Belirtileri

Emboli yani bacakta oluşan kan pıhtısının Akciğerlere atması hastalığı yaşlı kalça kırıklarından sonra görülebilir. En önemli nedeni uzun süreli hareketsiz yatmaktır. Kalça kemiği kırığı sonrası oluşan emboli genellikle travmadan 12 ila 72 saat sonra belirti göstermeye başlar. Bu belirtiler nefes darlığı, nefes düzensizliği, ateş, bayılma ve çarpıntı olabilir. Emboli ve neden olduğu semptomlar özellikle yaşlı hastalarda ölümcül olabilir.

Emboli oluşumunu önlemek için hasta en kısa zamanda ameliyata alınmalı (uzun süre hareketsiz yatmasına izin verilmemeli), emboli önleyici çoraplar kullanılmalı, kan sulandırıcı ilaçlar verilmeli ve hasta ameliyat sonrasına en kısa sürede ayağa kaldırılmalı ve yürütülmelidir.

Kırık sonrası emboli belirtileri şunlardır:

  • Koma
  • Çarpıntı
  • Düzensiz nefes alışverişi
  • Nefes alıp vermede güçlük
  • Bölgede ısı artışı ve ateş
  • Bazı zihinsel düzensizlikler
  • Anemi
  • Baygınlık

Kalça Kırığı Ameliyatı Fiyatları

Ameliyat fiyatları değişkendir. Femur kırıkları farklı şiddet ve türlerde olabilir. Her kırılma için aynı cerrahi teknik ve materyaller kullanılmaz. Bu nedenle ameliyatın maliyeti hastadan hastaya değişecektir. Diğer taraftan farklı kliniklerin kullandığı daha modern ameliyat teknikleri fiyatlandırmayı etkileyebilir. Örneğin ameliyatın açık veya kapalı teknikler ile yapılması veya vida ve protez kullanımı gibi değişen durumlar fiyatların da değişmesine neden olur.

Yaşlı kalça kırığı cerrahisi sonrası hangi sorunlar görülebilir?

Bu kırıkların cerrahi tedavisi sonrası kan kaybına bağlı sorunlar görülebilir. Bu nedenle ameliyat sırasında kanama azaltıcı ilaçlar (tranexamic asit) verilir ve gerekirse kan takviyesi sağlanır.

Diğer olası risk, yatmaya bağlı akciğerlerde sıvı birikmesi ve akciğer havalanmasının bozulmasıdır. Bu nedenle hastalar ameliyattan hemen sonra (en kısa zamanda) yatak içinde dik oturtulur, fizyoterapist eşliğinde solunum egzersizleri yapılır ve ameliyatın aynı günü veya en geç ertesi günü yürüme egzersizlerine başlanır. Bu arada solunum çalıştırıcı aletlerle solunum egzersizleri yapılır.

Bacaklarda kan pıhtısı oluşumu ve akciğere pıhtı atması da diğer önemli bir risktir. Bu riski önlemedeki en önemli faktör hastayı uzun süre yatakta yatırmadan en kısa süre içinde ameliyata alıp hemen ayağa kaldırmaktır. Diğer yandan hastanın ameliyatına kadar geçen sürede bacaklarında kan birikmemesi için emboli önleyici çorap giydirilir. Gerekli hastalarda emboli önleyici pompalar kullanılarak kan pıhtısı oluşumu önlenir. En önemli konulardan biri de kan sulandırıcı ilaç kullanımıdır. Kol ya da karın bölgesinden cilt altına yapılan iğneler ile kan pıhtısı oluşması önlenir. Tüm bunların yanında hastanın her iki ayak bileğini yukarı aşağı oynatması da pıhtı oluşumunu önlemeye yardımcı olur.

Ev kazalarını önlemek için ne yapmalıyız?

İleri yaşta görme kapasitesi azalmaktadır. Bu takılıp düşme riskini artırır. Yaşlı bireyler aynı zamanda geceleri sık idrara çıkmakta ve ayaklarını sürüyerek yürümektedirler. Genellikle ev içi kazalarla meydana gelen ileri yaş kalça kırıklarını önlemek için yaşlıların yaşadıkları yerlerde şu önlemler alınmalıdır:

  • Yatakları ile tuvalet arasında eşik, engel veya saçaklı halı bulunmamalıdır,
  • Geceleri tuvaletle odaları arasında mutlaka ışık yakılmalıdır,
  • Tuvalette oturup kalkarken tutunabilecekleri ek destekler, tutamaklar bulunmalıdır,
  • Koridor uzunsa mutlaka başı döndüğü zaman tutunabilecekleri bir tutamak ya da oturabilecekleri bir sandalye konulmalıdır.
Kalça kırıkları ameliyatsız tedavi edilebilir mi

Sıkça Sorulan Sorular

Yaşlılarda kalça kırıkları nasıl oluşur?

Bu kırıklar çoğunlukla basit düşme ile oluşur. Yani büyük çoğunluğu basit ev kazaları (halıya takılı düşme, banyoda ayağı kayıp düşme, abdest alırken düşme gibi) sonrasında oluşur.

Yaşlılarda kalça kırıkları neden oluşur?

Oluşmasındaki en önemli neden kemik erimesidir (osteoporoz). Osteoporoz ile zaten zayıflamış olan kemikle basit bir burkulma ile kırılır ve hasta yere düşer, sonrasında da ayağa kalkamaz. Yaşlı kalça kırığı oluşma riski yaşla artar yani bu kırıklar ileri yaşlarda daha çok görülür. Yaşlı kadınlarda erkeklere göre daha fazla kalça kırığı görülür. Bunun nedeni kemik yapısının erkeklerde daha iyi olması ve kadınlarda düşme sıklığının daha fazla olmasıdır.

Yaşlılarda kalça kırığı ameliyatsız iyileşir Mi?

Yaşlılarda kalça kırıklarının ameliyatsız olarak iyileşmesi neredeyse imkansızdır. Femur kemiği kırıldığında onu besleyen damarlar da zedelenir. Bu nedenle kemiğin cerrahi prosedürler ile onarılması neredeyse her zaman zorunludur.

Kalça kırığı sonrası ne zaman yürümeye başlanabilir?

Kalça kırığı ameliyatı sonrası hastalar ameliyattan sonraki gün yürüteç kullanarak ayağa kalkar ve yürümeye başlar. Çoğu zaman 8. veya 9. haftadan sonra destek kullanmadan anlamıyla yürümek mümkündür. Yürümeye başlama süresi hastanın durumu ve yaşına göre değişebilir. Bu konuda en doğru bilgiyi doktor verecektir.

Kalça kırığı ameliyatsız tedavi edilir mi?

Kalça kırığı çoğu zaman ameliyatsız tedavi edilmez. Ameliyatsız tedavilerden sonra yeniden kırık veya çıkık oluşma oranı %80’in üzerindedir. Bu nedenle çoğu kez ameliyat ile tedavi tercih edilir.

Kalça kırığı sonrası kemik erimesi ilacı kullanılmalı mıdır?

Yaşlılarda oluşan kalça kırıkları kemik erimesi nedeniyle oluşan kırıklardır. Bu hastalarda kemiklerin güçlendirilmesi ve diğer kalçanın kırılmasının engellenebilmesi için kemik güçlendirici ilaçlar kullanılması önerilir. Bu ilaçların ameliyat sonrası 3 – 4. haftalarda başlanması önerilir.

Kalça kırığı sonrası ne kadar süre kan sulandırıcı kullanılmalıdır?

Kan sulandırıcı ilaçlar kan pıhtısı oluşumunu engellemek açısından önemlidir. Kan sulandırıcılar en az 6 hafta süre ile kullanılmalıdır. Genel uygulama erken dönemde iğne şeklinde kan sulandırıcılar kullanıp sonra da tablet şeklinde ilaçlarla devam etmektir. İleri yaştaki hastalar çoğunlukla başka sağlık sorunları nedeniyle (kalpte damar tıkanıklığı, beyinde damar sertliği vb.) zaten kırık öncesinde de kan sulandırıcı kullanan hastalardır. İlgili hekim ile de iletişime geçilerek kan sulandırıcı ilaçların dozu ve türü ayarlanır.

Kalça kırığı sonrası beslenme nasıl olmalıdır?

Özel bir beslenmeye gerek yoktur. Fakat bu yaş grubu hastalar hem olayın psikolojik etkileri (yaşam kaygısı) ve ağrı nedeniyle yeterince yemek yiyemez. Beslenme iyileşme açısından önemlidir. Eğer iştahı yeterli değilse (varsa diyabet gibi ek hastalıkları da göz önüne alınarak) besin takviyeleri verilebilir.

Kalça kırığı sonrasında vitamin alınması gerekli midir?

Hastalarda D ve B vitamini seviyesine bakılıp ihtiyaç varsa vitamin ilaçları erken dönemde başlanmalıdır.

Önceki yazı
Total Diz Protezi
Sonraki yazı
Ön Çapraz Bağ